18 Mart tarihi, vatan topraklarını bin bir zorluk ve yokluğa rağmen, canları pahasına koruyan kahraman ecdadımızın, vatan sevgisinin ne demek olduğunu dünyaya gösterdiği şanlı bir tarihtir. Çanakkale Zaferi adeta imkânsızın başarıldığı, vatanı, bayrağı, milleti, dini ve devleti için canını feda eden şehitlerimizin destanıdır.
Bizler o şanlı ecdadın torunları olarak yüreğimizde yaşattığımız Çanakkale ruhuyla istiklalimize ve istikbalimize yönelebilecek her türlü tehdide karşı milletçe dimdik durmaktayız. Bu zafer, tarihini destanlarla yazan aziz milletimizin birlik ve beraberlik ruhunu, bugüne ve yarınlarımıza nakşettiği bir destandır. Bu destanın ışığında inşa etmeye ve aziz şehitlerimizden aldığımız güçle çalışmaya, üretmeye devam ediyoruz. Atatürk’ün, “Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa siyasi bağımsızlığınızı koruyamazsınız” sözünden hareketle, aklın ve bilimin öncülüğünde ülkemizin gelişmesi ve kalkınması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Bu düşüncelerle; Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümünü kutluyor, bize bu mukaddes vatanı emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kahramanlarımızı ve tüm şehitlerimizi, rahmet ve şükranla anıyorum.
